Yıl 2017… 10 yıl önce neredeyse kimsenin ön göremediği teknolojiler hayatımıza dahil oldu ve her şey gibi iletişimin de dinamikleri değişmeye başladı.
Bugün itibariyle markalar için iletişim yapmak, artık televizyon reklamlarından çok daha fazlasını denemek demek. Bu, kendi çapında ulusal bir marka için de aynı, dünyanın en büyük markası için de aynı.
Yani artık Coca Cola bile olsanız, tüketiciye ulaşmak, onların aklında kalmak ve sadakat yaratmak için sadece televizyon, radyo veya açık hava reklamlarına milyon dolarlar harcamak yeterli olmuyor. Müşterilerinize akılda kalan, onların hayatına dokunan ve hatta hayatlarını kolaylaştıran deneyimler yaşatmak, o akıl almaz paraların harcandığı reklamlardan çok daha kalıcı etkiler bırakıyor. Üstelik bunu hayatın her alanına yansıtmak, sizi diğerlerinden bir adım öne bile çıkarıyor. Evet, belki biraz riskli ama denemeye değer.
Bu riski en çok alan markalardan biri olan Coca Cola, tüketiciyi yaşamın her anında yakalamak için deneyim pazarlamasının tüm inceliklerinden faydalanıyor. Her pazarda farklı strateji izlese de, markanın sattığı şey yıllardır aynı: Mutluluk.
İnsanları mutlu etmenin, onlara unutulmaz deneyimler yaşatmanın yolunu bir şekilde bulan Coca Cola, son olarak Çin’de günümüzün en heyecan verici teknolojilerinden biri olan Virtual Reality ile beyin dalgalarını ölçen sensörleri birlikte kullandı. Ne için mi? Bir sinemaseverin film sırasında hissettiklerine göre, ona en uygun Coca Cola ürününü sunabilmek için!
Bu kişiselleştirilmiş deneyimde marka, öncelikle fast food restoranlarında içecek doldurduğumuz makinelere benzer bir makine geliştirdi. Sonrasında ise bu makineyi Sprite, Minute Maid (bizdeki Cappy), Fuze Tea gibi içecekleriyle doldurdu. Her şey hazır olduğunda da sinemada VR gözlüklerle film izleyenlerin beyin dalgalarını ölçtü, nasıl hissettiklerini analiz etti ve sonuçlara göre ona bir karışım yaptı.
Yani sinemaseverlere "sen favori filmini izlerken heyecanlı ve biraz da gergin hissediyorsun, bu yüzden film izlerken Sprite ve Fuze Tea karışımını içmelisin" dedi ve son yılların en kişiselleştirilmiş deneyimine imza attı.
Sonuçlar ise oldukça etkileyici. Bu deneyimi yaşayanların %90'ı kendilerine önerilen içeceği satın aldı ve film keyfini ikiye katladı.
Commenti